Sevgi Erol Öçal’ın İncelemesiyle: “Zamana Yenik Düşler”

Şair ve yazarımız Enver KARAHAN 1983 doğumlu. www.beşincisanat.com sitesinin kurucusu ve editörü. Edebiyat, Kültür ve Sanat alanında oldukça başarılı çalışmaları olan genç bir yetenek. Armoni Yayınlarından Nisan 2022’de çıkan “Zamana..

Sevgi Erol Öçal’ın İncelemesiyle: “Zamana Yenik Düşler”
291 views

Şair ve yazarımız Enver KARAHAN 1983 doğumlu.
www.beşincisanat.com sitesinin kurucusu ve editörü.
Edebiyat, Kültür ve Sanat alanında oldukça başarılı çalışmaları olan genç bir yetenek.

Armoni Yayınlarından Nisan 2022’de çıkan “Zamana Yenik Düşler” şiir kitabı 166 sayfa 124 şiirden oluşuyor
İlk sayfadan başlayarak okuyucuyu içsel bir yolculuğa ve sorgulamaya sürüklüyor kitap.

Şair/yazar “Ne çok geçmişim kendimden Ne çok geçmişiz şiirlerden” diyerek kendisi ve şiirlerle ilgili bir değerlendirme yapıyor “Gürültüye alışmam için sarf ettiğiniz çabaları görmüyor değilim Sadece kendimi size bırakmanın pişmanlığını yaşıyorum ve onun için işte tekrar başa dönüyorum Sizler beni yok sayın hiç yaşamamış biri olarak görün O çıplak ayaklı adamın ayağına batan kıymıklar benim yüreğime batalı çok zaman oldu O çok zaman önce ölmüştüm zaten” diyerek iç sesini dış dünyaya duyuruyor ve yaşadığı sancılı dönemleri okuyucu ile paylaşıyor.

“Onurlu Direnişin Seyrinde” şiir kitabının ilk bölümü.

ŞİİR VE BEN

Bir üçüncü dünya şiiri gibiyim
Anlamların içinde boğulan
Boşlukta
Düşmeme anlar var
Tutunduğum dalın inceliği
Ve ben!
Kırılganların savaşı
Silinmiş sözler
Haykıran düşünceler
Ne çok geçmişim kendimden
Ne çok geçmişiz şiirlerden
Bu şiiri ile şair/yazar şiire kattığı anlamı şiirin kendisi için önemini vurguluyor

HUZURSUZDUR BENİM DİLİM

Huzursuzdur benim dilim
Ve coğrafyam kederli
Omuzlarında bir yük
Öyle ağır ve öyle yorgun ki!
Yalnızdır
Elleri nasırlı
Ve toprak kokusunda dizeleri
Açar bir çiçek gibi Dengbej in yüreğinde
Ağıt olur
Mahpus olur
Sürgün olur
Huzursuzdur benim dilim
Ve coğrafyam kederli
Zılgıt zılgıt bir isyan duyulur
Ve ulaşır şafak vaktinde
Ulaşır
Müebbet dillere bir heyecan

KÖRDÜĞÜM

Nemli duvar kokusunda hayal kırıklıkları
Ve zihnime işledim ilmek ilmek umutları
Ayın parlaklığında arayışlar
Sakinliğe duyulan özlem
Ansızın!
Hep ansızın bir kopuş hali
Derin kuyularda saklanmış gerçekler
Ve yazılıyor tarihe hep aynı hikayeler
Sonu gelmeyen savaşlar
Zulme ve baskıya
Umursamaz bakışlar
Tanrı ya bağlılık yeminlerinde
Edilen bencil dualar
Kördüğüm kolların açmazlığı
Ve bihaber insanların gösterişli insanlığı
Ne kadar da acınası…

Şiirlerin arasından seçtiğim bu iki anlamlı şiirle şair/yazar toplumsal sorunlara şiirsel bir incelikle değinirken kendi iç dünyasında şairliğin en gerçekçi ve saf hali ile arayışlar diyarında geziniyor.

Kitabın ilk bölümünde şair/yazar başarılı dizilerle hayatın her alanına ses getiren anlam yükleyen anlam arayan sözcük gruplarının şiirsel anlatımı ile okuyucuyu ele geçiriyor

Sürreal Bir Resme Bakar Gibi Gözlerim Gerçekliğe Küstü kitabın ikinci bölümü

DÜŞERKEN

Düşerken
Yıldızlardan aydan geceden
Düşerken bir söğüdün gölgesinden
Düşerken bir çiçeğin özünden
Vakitsiz bir veda havasında gülüşler
Ve bir toprak kokusunda özlemlerim
Yatıyor yerde
Yatıyor en güzel düşler
Yatıyor sere serpe
Kırık dökük
Talan edilmiş sözler
Ve kalıyor çocukluğumdan hatıra
Gökyüzü aynasında mavi gülüşler

SANCILI DÜŞLER

Pimi çekilmiş umutlar taarruzda her gece
Çıplak ayaklı bir kaçış
Ve ansızın savrulan düzenbaz düşünceler
Dokunduğum her şey siliniyor
Yok oluyor…
Hiçliği kucaklıyor sıkıca
Sessizlik öfke nöbetinde
Ben yine aynı gecelerin şafağında
Dönüp duruyorum beynimin avlusunda
Karışıklığın
Kaosun
Bir kargaşanın üzerine doğuyor güneş
Sancılı bir güne uyanıyorum
Binlerce kez

Şair/yazar birçok şiirin arasından seçtiğim bu şiirleri ile kendi çocukluğunu umutlarını özlemlerini vurgularken gelecek zamandaki beklentilerini anlatarak okuyucuyu kendisi ile yüzleştiriyor

ARAYIŞ

Dibi derin düşüncelerde
Hep aynı izler…
Hep aynı çareler…
Ve yalın bir hayata duyulan
Sesi gür söylemler
Manşet olur dillerde
Sustukların bırakmaz yakanı
Savaşırken hep kendinle
Geçmişe sövmeler
Geleceğe umutvari dizeler
Nakış nakış işlersin tarihi
Ve bir yakarış tutturursun
Bıkmış bir halde
Sözlerim…
Düşüncelerim…
Hepsi bir isyana gebe

BEN GİBİ

Sabah ayazı
Uyuyanlar
Kapalı kapılar
Ve sokaklara atılmış bir beden ürkekliği
Hiçliğin soğuk sessizliği
Yaşıyor inatla
Yaşıyor…
Sırtımda eski bir palto
Yüzümde yıllanmış çizgiler
Ve umudun hamalı yorgun bir beden
Çamurlu yollar kavrıyor ayaklarımı
Ve yapışan çöplerin inatçı halleri
Metruk binada bir kaç sokak çocuğu
Ve bir türlü gerçekleşmeyen düşler
Gazete manşetlerinin toz pembeliği
Süslü söylemlerin sahteliği
Ve griye boyanmış göz bebekleri
Nefesler gri
Sözler gri
Ben gri

Sözü geçen bu şiirlerle şair/yazar kendisine eleştirel bir dille bakıyor Okuyucuyu da kendisi ile karşılıklı getiriyor.

GEÇMİŞTE BİR ANI

Kahveler küsmüş
Hatrına kurşunlar yağıyor
Bir acı söz kalıyor geride
Geride
Kırk yılın yaşanmışlığı
Kırık dökük bir gün ışığında
Uzun boylu umutlar gölgeleniyor
Ve ansızın buğulanan gözlerde
Uzak yakınlara kuruluyor hayaller
Hayaller soğumuş pencerelerde
Ellerde
Kırk yıllık bir kahve sıcaklığı

SARI SICAK

Sicili bozuk dünyanın
En ücralarında kentlerin
Yaşam trafiği sarhoşluğunda hayatlar
Ve sadece fotoğraflarda yaşıyor ölüler
Ölüler…
Bir gülüşten ibaretler
Tutuşurken hatıralar düşlerde
Beynimin avlusunda sarı sıcak bir telaş
Yangın yeri kargaşasında diller
Birer birer kaçışıyor sözcükler
Büyüyor öfkeli alevler
Büyüyor işte!
İsyanında bir kıvılcımın
Tutuşur ellerim
Tutuşur gün batımı yalnızlığında
Asılı kalır hatıralar düşlerde
Yarınlar… Yarınlar…
Yarınlar zaten bir meçhule gebe
Şiirleri ile şair/yazar iç dünyasındaki hayal kırıklıkları her şeye rağmen yeşeren hayalleri ve yarına ait beklentilerini şiirsel ve güçlü bir dille okuyucuya sunarken biz şiir sever okuyucular da şairimizi alkışlıyoruz

KAÇ KERE ÖLÜR İNSAN

İçimde boğulan bir ben var
Çırpına çırpına yaşarken
Uzayan işkencelere ölü taklidi
Ve hırçın dalgalar eşliğinde
Tutunmak gökyüzüne
Ne ütopik bir hayalim
Ne de distopik bir korkum var
Salt gerçekliğe inat
Savrulup giden bir an
Ne geçmiş
Ne de gelecek olan bir zaman var
Şimdiyi yaşıyorken boğulurcasına
Söyleyin
Kaç kere ölür İnsan?

HAYAL VE GERÇEK

Şart oldu hayallerime otopsi
Neşteri paslı küflü bir zaman
Ölüm korkusuna tövbeli diller
Susmalara yeminli yıpranmış resimler
Kıyametin bir ucunda çırpınıyor
Tarihin yıkıntılarından kalan kentlerin güneşe hasretliği
Ve ansızın ruhuma işliyor
Yürek sızlatan melodik bir ezgi
Kalbinde yıldızlar doğuruyor Ruşendil
Ve ayın yoldaşıdır imgelerim
İlk neşteri vuruyor şimdi
Benim salt gerçekliğim

Şiirlerinde şairimiz zaman denen acımasız çarkın ve yaşamın akrep ve yelkovanının insan üzerindeki etkilerinin izlerini çok vurucu bir şekilde işlemiş.

Zamana Yenik Düşler şiir kitabı için şairimiz Enver Karahan’ı binlerce kez kutluyorum.
Nice güzel başarılara imza atacağına yürekten inanıyorum.

Bu şiirler mutlaka ve muhakkak okunmalı.

Sevgi EROL ÖÇAL
Psikolog/Şair
27 Aralık 2022

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız…

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Yorum yapabilmek için buradan üye girişi yapınız.

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.