Tereddüt / Züleyha Tuna

/ 23 Nisan 2023 / 156 views / yorumsuz
Tereddüt / Züleyha Tuna

Söylenecek sözler birikmiş
Baharın meltemi gerdanına değmiş
Kaç bahar bitmiş
Ayrılığın yıl dönümü her bahar
Sevgiliye…
İçinde ciğeri söken cehennem ateşi
Nefreti solumak
Kasvetle bakmak
Hapsolmuş ruhlara,
Gövdene çarpan dalgalar,
Sigara dumanına karışan buğulu bakışlar
Her bakış bir hançer!
Yara derin
Nefes almak güç
Düğümlenen cümleler boğazda
Kaç kelime yutkundu kırık dökük
Rest çekiyor cümlesiz kelimelere
Ve susuyor
Her susuş bir direniş!!!
Sen ihtimallerin katili
Sırtından kahpece vuran
Lakin sebep sonuç ilişkisi yoktur bazı ihtimallerin
Yalın bir ihtimal ve Ukde …
Kelimeler kesik kesik radyo frekansı gibi cızırtılı
Cümlelerin sonu yok adeta
Tarih Yirmi üç Nisan iki bin yirmi üç
Paragrafa başlayalı bir yıl olmuş
Tarih yirmi bir nisan iki bin yirmi iki.
Zaman durmuş.
Yıllar geçti, mevsimlerin tadı yok, artık sonbahar anımsatmıyor kokunu…
Yalan şık durmuyor bu satırlarda. Mevzu teninin kokusu olunca daha cüretkâr oluyor şu kalem.

“Yazı bütünüyle sınırlara karşı yöneltilen bir saldırıdır.” Franz Kafka
Kendimize sadık olduğumuz kadar mutluyuz.
Sineye çekilmiş kaçamak bakışların hükmü yok!

Cümlenin bittiği yer…
Kalemi sayfaları yıpranmış defterin sol tarafına attı.
Çalışma masasının köşesine yönelip pencereyi açtı. Nisan ayının baharı özleten esintisi vurdu yüzüne , siyah saçları gecenin esintisinde hafifçe savruldu gerdanına. Derin bir nefes aldı. Bu gece tatlı bir heyecan vardı , nabzı hızlı atıyor yüzünde hafiflemiş bir tebessüm. Ahşap çalışma masasının karşısında duvarı boydan boya kaplayan kitaplık…

Odayı saran ahşap kokusuna karıştı derin bir sessizlik.
Çalışma masasına yöneldi , defterine yazdığı satırlara göz gezdirdi.

Paragraflar karışık
Ardı sıra yazılmış devrik cümleler
Her iki satırdan bir satırın üzeri çizilmiş
Vazgeçilmiş!
Tereddüt her kelimeye işlemiş
İhtimallerin ve tereddütlerin çakıştığı
Duygu karmaşası

Züleyha Tuna
23.04.2023

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız...
Benzer Konular
Başkaldırıyorum / Erinç Büyükaşık
Gecenin sarı, ölü ışığında bir gölgeye dönmüştü. “Aynı tas, aynı hamam.” Kocasının horultusuyla uyandı. Yol patlasa uyanacak değil besbelli. Evin içinde başörtüsüz dolandı iki oda arasında. Derin bir iç çekiş...
Dile Gelmek / Mert Happy
Tost makinesi içindeki artık ekmek kırıntılarını tezgâhın üstüne atmaya çalışıyordu. Tost Makinesi: Yahu ne pasaklı bu kadın beni bu halde bırakıp gitti. Bunu alanın vay haline. Kahve Makinesi: Sen yine iyisin ya..
Yarım Kalan Düşler / Yakup Yaşar
Santiago’nun üzerinden geçtiği çölün bir yerinde ilerlemeye koyuldum düşümde. Bir çocuktum ben… Babamla kitap okurken dalakaldım. Okumaya doyamadığım Simyacı’nın en heyecanlı yerinde hem de… Kişisel Menkıbe’min peşinde de değildim üstelik...
İzler / Yakup Yaşar
Her okur kendi romanını yazar. Kendi hikâyesine ayna tutar yazarın yazdıkları. Bir kitapta gözleri sürekli kendi geçmişine yolculuğa çıkar. Her yazar kendinden izler taşır sözcüklerinde; ama hiç kimse yazarın kendisiyle..
Alaycı Yüzler Duvarı / Enver Karahan
”İlk taşı en günahsız olanınız atsın.” Bu söz dökülüyordu dilinden İsa’nın. Kalabalık dağılıyordu omuzlarındaki ağır yüklerle. Şimdiki kalabalıkların pişkinliği ve güce tapmaları beynimi kemiren kurtçuklar gibiydi. Buna engel olamıyorum. Almadığım..

Yorum yaz