EĞER BİR GÜN HAYATIMA İHTİYACIN OLURSA / Melek Koç

ANLATI

EĞER BİR GÜN HAYATIMA İHTİYACIN OLURSA / Melek Koç
Yayınlanma: Güncelleme: 482 views

Yüreğimizin peşine takılıp gittiğimiz her yerde, mutlu olmanın mümkün olmadığını yaşadıkça öğreniriz. “Aşkın yaşı olmaz!” denilse de, belli bir yaşın altında yaşanan aşkları önemsemez, yaşlılıkta yaşananları ise ayıplarız… İlle de gençlikte mi yaşanmalıdır aşk?

Çocukluğumuzda ya da ilk gençlik çağlarında büyüklerimiz, yaşlanınca da çocuklarımız izin vermez buna, ama her şeye rağmen, her yaşta yaşarız aşkı. Ve yaşamak kadar, onu okumak da güzeldir.

Tam elli sene sevdiği kadını bekleyen bir erkeğin aşk hakkında söyleyecek çok şeyi olduğunu düşünerek okumaya başlamıştım Kolera Günlerinde Aşk’ı. Sonunda öğrendim ki, aşk, “Beklemek!”miş!  Kitapta, aşk  bu uzun bekleyişin bir ödülü olarak çıkıyor karşımıza. Bir anlamda, ölümü beklerken yaşam elini uzatıveriyor.

Yaşamın uzattığı o eli tutabilmek önemli aslında. Ve tutabilmek için o eli görebilmek!  Ama hayat romanlarda yazıldığı gibi yaşanmıyor. Kurallar, yasaklar, normlar, gelenekler…vs. ile çepeçevre sarılmışken o eli tutamıyoruz. Kendimiz olmak yerine, başkalarının istediği gibi olmak ağır basıyor. Bu baskıyla duygularımızı, ruhumuzu öldürüyor, farkında olmadan içten içe çürüyoruz. Pişmanlıklarımızın günahını kadere yüklüyoruz, kader diye bir şeyin olmadığını bile bile…

Marquez, “Ölürken pişmanlığını duyduğum tek şey, aşk için ölmediğimdir” derken,  aşkı için ölmeyi göze alanlar geliyor aklıma.

Aşk için ölmek daha mı kolaydır, yaşamaktan?

Hangisinin kolay, hangisinin zor olduğunu bilmiyorum ama ölünesi aşkların var olduğu da bir gerçek. Yaşamın içinde pek az karşımıza çıksalar da, edebiyat sayesinde bu açığı kapatıyoruz.

Çehov’un, “Dört kadın, altı erkek, tonlarca aşk ve bir göl manzarasından oluşan komedi” dediği Martı’da saklı dram aslında o tek cümlede gizlidir: “Eğer bir gün hayatıma ihtiyacın olursa gel ve al onu.”

Ölünesi bir aşk daha yalın, daha güzel başka nasıl ifade edilebilir? Hangimiz aşık olduğumuz kadına / adama böyle bir cümle ile seslenebildik? Aşkımızın yanı sıra hayatımızı da avuçlarına bırakabildik?

Yapamadık değil mi?
Hatta çoğu kez o avuçları öpemedik bile…
Aşkı her yaşta yaşayabilenlere aşkolsun!

 

 

Melek Koç

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.