DOĞUM GÜNÜM KUTLU OLSUN / Melek Koç

ANLATI

DOĞUM GÜNÜM KUTLU OLSUN / Melek Koç
Yayınlanma: Güncelleme: 1.113 views

Birkaç gün sonra bir yaş daha alıyorum. “Ben ne ara  bu kadar büyüdüm? “Sorusuna  yanıt ararken, içimdeki küçük kız büyümeye devam ettiğimi, aslında yaşam boyu büyümenin hiç bitmeyeceğini fısıldıyor kulağıma. Sürekli yeni şeyler öğrenmeye devam ediyorsam, yaşama gülümseyerek bakıyorsam, beklentilerim ve umutlarım hâlâ varsa haklı olduğunu düşünüyorum.

İçimdeki güzellik telaşı gençlik yıllarımdaki kadar yoğun olmasa da, aynalara baktığımda gördüğümle, içimdeki zamansızlık duygusunun hiç örtüşmediğini itiraf etmeliyim. Yaşlı bir kadın değil, yaşamış ve yaş almış bir kadın olarak devam ediyorum yola. Bu yol gençlikte hayli uzun görünse de bugün bir soluk alış kadar kısa görünüyor. Belki de bu yüzden engebelerin bitip, düzlüğe çıkmanın keyfini sürerken, derinlerde bir yerden gelen ince bir hüznün, göz pınarlarımda yoğunlaşmasına engel olamıyorum.

 En kötüsü de insanın hayatında yeni başlangıçlara ve uzun vadeli düşlere yer olmadığını anladığı bu dönemde, ruhun hâlâ genç, arzulu, kıpır kıpır olması… Sanırım bu da Tanrı’nın kullarına yaptığı bir ironi olmalı. Ruhla bedenin yaşadığı ikilemler ve önlenemez med-cezirlerle ortaya çıkan ruh hallerine tek başına katlanırız bu yıllarda. İçimizde kopan fırtınanın bedenimize yansımasını bastıramadığımızdan kendimizi bir duvara çarpmış gibi hissederiz. Çoğu kez, incinme ve yaralanma pahasına bazı duyguları, imkânsızın ve olmazların üzerine gidip ruhsal intiharı gerçekleştirerek yok ederiz.

Bazen de yaşamın imbiğinden süzülüp gelen duygularımızın bugünkü aklımızla kesiştiği noktada kısa bir mola veririz. Mevsimsiz açan bir çiçek gibi ömürsüzdür ama yanlış mevsime rağmen açmış olmasıdır güzel olan. Zaten bu saatten sonra da önemli olan yaşadığımız anlara güzellik katabilmek değil midir?

Şimdilerde çoğu hayalini gerçekleştirmiş olarak yaşamanın mutluluğu ve ayrıcalıklı tadıyla yürüyor; katı gerçeklerle mutsuz olmaktansa, hâlâ kurabileceğim hayallerim olmasının keyfini sürüyorum.

Artık geçmişle hesaplaşmak yerinde, onunla ödeşmenin zamanı. Keşkelerin ardına sığınmadan, kötü ihtimallerin tuzağına düşmeden, içimizdeki çocuğu yitirmeden ve yüreğimizin sesini dinleyerek yaşamanın zamanı. “Sevmek için geç” diyen şaire inat, tüm güzelliklerin yolu sevgiden geçiyorsa, son güne kadar sevme zamanı.

Ne kadar yolumuz kaldıysa…
Doğum günüm kutlu olsun!

Melek KOÇ

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız…

YORUMLAR (1)

  1. Siz şairin sözüne bakmayın sayın hocam, Can bedenden cıkmadıkca hic bır şey icin gec sayılmaz. Sevgi ekmek gibi, su gibi her canlının ihtiyacı, olmazsa olmazıdır, Sanırım Attıla İlhan “sevmek icin geç” derken, aşık olmak için gec demek istemiş. Nefes aldıkça, ne aşık olmak icin,nede sevmek icin geç degil.
    Sevgiyle kalın, aşkla kalın. Nice yıllara.

YORUM YAZ

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.