Aydın Akyüz yazdı: ŞİİRDE İKİNCİ YENİ AKIMI- I

Doğuşu, Keşfi ve İsimlendirilişi 

Aydın Akyüz yazdı: ŞİİRDE İKİNCİ YENİ AKIMI- I
Yayınlanma: Güncelleme: 1.205 views

Edebiyatımızda ismi çiviyle kazınmış en önemli akım İkinci Yeni’dir. Şiir akımı olduğu halde günümüzde bile bu kadar konuşulan, bu kadar okunan, tartışılan, eleştirilen başka bir eğilim görmedim. Milli Türk şiirinin temelini atan Garip akımının bile etkisi süreli olmuştu. Bakın, burada İkinci Yeni’yi doğuran şiir bile Garip iken şiir zevki artık bıkkınlık vermeye ve alay edilecek hale gelmişti. İkinci Yeni’nin bu bakımdan en önemli tarafı, her dönemde şiirini yeni kuşaklar tarafından yaşatabilmesiydi. Bugün hala İkinci Yeni şiiri yazmadığımızı ve bu etkiden sıyrılamadığımızı kesin olarak iddia edebilecek miyiz? Elbette, hala edemiyoruz. Ne kadar farklı tarzlar denesek de İkinci Yeni’ye benzeyip kalıyor bir yanıyla. Bunu şüphesiz kimse istemez.

İkinci Yüzyıl Cumhuriyet Şiiri artık kendi akışını oluşturmalıdır. Bu akış belki bütün tarihimizi içine alarak olacak, belki sentez şiiri yaratacak ama bir şekilde kendi sesini bulacaktır, bulmalıdır. Bu sesi bulurken poetikasına, tarzına, doğuşuna, etkisine bakacak yönelimlerden biri de yine İkinci Yeni olacaktır. Çünkü bu şiirin enine boyuna araştırılmadığı kanısı ortada dolaşmaktadır. Bu nedenle kendisinden sonra çıkan her yeni şiir hareketi bir tarafıyla mutlaka İkinci Yeni’ye benzetilmiştir. İkinci Yeni işte bu kadar önemlidir. Dönemini aşmış, nesiller boyu susmayacak bir sese sahiptir. İkinci yeni ile ilgili çok değerli çalışmalar yapılmıştır. Bir hakkı teslim ederek özellikle belirtmeliyim ki, bu yazımda başta Mehmet Can Doğan olmak üzere Asım Bezirci ve Alâattin Karaca’nın değerli kitaplarından yararlandım. Bu tip araştırma-inceleme kitaplarının insanın şahsi kütüphanesinde bulunmasının keyif ve önemi bambaşka gerçekten.

İkinci Yeni, düşünülerek ya da planlanarak ortaya çıkmış bir akım değildir. Başta kendinden önceki şiir anlayışlarına verdikleri bir tavır olmak üzere şiirin artık yeni bir söyleyişe yönelmek isteğinin zorunlu olarak kendiliğinden açığa çıkmasıdır. Bu filizlenme ve yönelişi ilk keşfeden Muzaffer Erdost olmuştur. İkinci Yeni ismini aceleye getirilmiş bir vaziyette bir çırpıda düşünmeden yazıvermiştir Erdost. Bu kaderin bir cilvesi değil midir? Elbette, bu geliyoruz diye haykıran bir duyuşun bilince yansımasıdır. 19 Ağustos 1956’da Son Havadis gazetesinde yazdığı İkinci Yeni başlıklı yazısıyla Erdost, 1950’lerden beri Yenilik, Yeditepe, Şiir Sanatı ve Pazar Postası gibi farklı dergilerde birbirinden habersiz akmaya başlayan bu yeni şiir anlayışının sesini duyuracaktır. Bu farklı bir pınarın berrak akışını keşfetmesi elbette sadece bir yazıyla olmadı. 1955’te Açık Oturum dergisinde Şiirde Eskimek başlığını koyduğu yazıyla yeni şiir arayışını eşelemeye başlamıştı. Bu yazıda Erdost, artık Garip ve piyasada dolaşan şiir anlayışının zamanı yansıtamadığını dile getiriyordu. Yeni bir umudun doğması gerektiğini haykırıyordu. Erdost, bu haykırışı birkaç şairde görebiliyordu. İkinci Yeni yazısında buradayız! diye haykıran gençleri kamuoyuna tanıtacaktı. Bunlar: Başta İlhan berk olmak üzere Cemal Süreya, Turgut Uyar, Edip Cansever, Ülkü Tamer, Sezai Karakoç ve Ece Ayhan gibi farklı tarzlarıyla keşfedilmeyi bekleyen şairlerdi. Bu şairler, farklı dergilerde daha önce benzerine rastlanılmayan Saint Antoine’nin Güvercinleri ve Gül şiirleri başta olmak üzere Paul Klee’de Uyanmak, Yüzükoyun, Üvercinka, Güzelleme, Ping Pong Masası, Şehrazat, Festival, Aşkın Radyoaktivitesi, Göğe Bakma Durağı, Yerçekimli Karanfil, Aaaa, Kaybola, Kambiyo, Okarina gibi alışık olunmayan başlıklar koyarak şiirler yazmışlar; fakat kimse fark edememişti. Erdost, Pazar Postası gazetesinin yazı işleri müdürlüğüne geçip 1956 yılı boyunca bu şairlerin şiirlerini örnek gösterdi. Bu şiirin kâşifi olmasının yanında kuramcısı ve eleştirmeni de oldu.

Bu yazılarda dikkat çektiği en önemli konular; başta şiirsel düşünüş, kelimelerle kurulan yeni bir şiirin varlığı, mısra kurulumu ve bağımsızlığı, dizimin bozumu, soyut bir dil, anlatımcı dilin terki, yazı ve konuşma dilinden farklı duyuran bir şiir dilinin gelişimi, dilin deformasyonu, kelime türetimi, söyleyiş ve duyuştaki yenilik, gerçek görüntülere karşı hayal dünyasının kurulup şiirde yeni kelimelerle yansıtılması yani imgenin ağırlıklı gücü, anlamın yokluğuyla salt şiirin gösterilme çabası, sözcüklerin birlikte oluşturduğu bütünü, ruhi çağrışımı, resmin varlığıyla doğaya bakışın bireyselleşmesi, ironisi, kapalılığı, akıl ve mantık dışılığı, davasız ve bildirisiz oluşu, gelenekten ve halktan kopukluğu, varoluşsal problemlere eğilimi, iç sesi ve metaforlarıyla şiirin bir sanat olarak görülmesidir. Erdost, bu tespitlerinden sonra 1957’de artık bu şiirin önündeki bütün setleri yıkarak “Türk şiirini İkinci Yeni şairlerinin götürdüğünü” eleştirilere rağmen kesin olarak dile getirebilmiştir. Bu tarihten sonra bu şairler fark edilmiş, şiirleri takip edilmiş ve eleştirilere konu edinmeye başlanmıştır. Birbirini tanımayan şairler birbirlerini tanımaya ve Pazar Postası gazetesinde (1956’dan itibaren) toplanmaya başlamışlardır. Manifestosu olmayan İkinci Yeni’nin öncü şairleri yazılarıyla yarattıkları şiiri anlatmaya ve yeni şiir devinimlerinin savunusunu yapmaya başlarlar. Yani bir akım için gerekli olan ortak düşünce ve birliktelik oluşmuştur. Şairler, teker teker İkinci Yeni anlayışındaki şiirlerini yeni kitaplarında toplamaya başlamışlardır. Yerçekimli Karanfil, Galile Denizi, Üvercinka, Dünyanın En Güzel Arabistan’ı, Kınar Hanımın Denizleri, Körfez, Soğuk Otların Altında kitapları birbirini izler. Artık bu yeni şiir, İkinci Yeni Şiiri adıyla tarih sahnesinde yerini almıştır.  Böylece bu şiir çağdaş şiiri de başlatmış oluyordu aslında.

(Devam edecek.)

Aydın AKYÜZ

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız…

KAYNAKLAR:
Mehmet Can DOĞAN, İkinci Yeni Şiiri adlı bölüm, Modern Türk Şiiri Olgular, Eğilimler, Akımlar, Yapı Kredi Yayınları, 2.baskı, İstanbul, Ocak 2022Asım BEZİRCİ, İkinci Yeni Olayı Eleştirme-Örnekleme Gözlem, Gözlem Yayıncılık, 2.baskı, Ocak 1987Alâattin KARACA, İkinci Yeni Poetikası, Hece Yayınları, 3.baskı, Kasım 2013

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.