Aşk Naftalindir / Hakan Yakıcı

ÖYKÜ

Aşk Naftalindir / Hakan Yakıcı
Yayınlanma: Güncelleme: 436 views

Şelale, “Bana neden güzel şeyler söylemiyorsun Salahaddin? Neden sık sık beni sevdiğini söylemiyorsun mesela?” diye sordu. Salahaddin’in flört ve kompliman konusunda oldukça çekingen olduğunu anlamıştı ve onun kendisine açılmasına ve bu konularda öz güven kazanmasına yardım etmek istiyordu. Salahaddin, ürkek ve mahcup, “Biliyorsun işte. Söylememe gerek var mı?” diyerek, zayıf kalesini tahkim etmeye çalıştı. Fakat Şelale Salahaddin’in surlarına doğru ordularla, toplarla, tüfeklerle yürümüyordu. Elinde, ortasına Şelale ve Salahaddin’in ilk harfleri işlenmiş bir kalp bulunan beyaz bir bayrakla yürüyordu. Aşk, ruhların sulhudur!

Sevenin sevdiğine iltifat etmesi, bir yanıyla kendine yatırımdır; Aşık, daha yüce bir ruh ve bedenle sevişmeyi arzuluyorsa, sevdiğini, tatlı sözler, şiirler ve komplimanlarla, ruh ve beden olarak yüceltmek zorundadır.  Sonra da önünde diz çökerek buna iman eder. Bu bir bakıma, ön sevişmenin ön sevişmesidir ve azların, seçilmişlerin, özgürlerin ayrıcalığıdır.

Şelale sol eliyle, Salahaddin’in sağ elini tuttu ve “Bana her sabah, “Bugün de seviyorum seni, dünden çok yarından az!” diye mesaj yazacaksın. Ben de sana aynı şekilde yanıt vereceğim.” dedi. Bir gün yazmaktan vazgeçtiğin zaman, ben de bilirim ki aşk bitti. Salahaddin boynunu düzeltip başını yavaşça kaldırdı ve sağ elini sıkı sıkı tutan Şelale’nin sol elini tutkuyla öptü, öptü öptü öptü!

İnsan her güne yeniden mi başlar yoksa uyanır ve dün kaldığı yerden mi yaşamaya devam eder! Şelale için dün, yılanların içine sığmaz oldukları için soydukları eski ve ölü bir deri olarak arkada kalır ve hiç kimse güne dünkü kendi olarak uyanmazdı. O artık her yeni günde, arkasında bıraktığı ölü deriye bakıp, dünkü kendini hatırlayan yeni bir kendidir ve isterse dünü reddederek, isterse de sahip çıkarak yaşamaya yeniden devam eder. Bu yüzden dün söyledikleri, bugün kimseyi bağlamaz. Bugün ben, dün seni sevdiğini hatırlayan birisi olarak yine de seni sevmekte ya da sevmemekte özgürümdür.

Salahaddin’in içi, umut ve korku arasında konumlanıp endişeyle titredi. Demek onu her sabah yeni bulmuş gibi olacak, her sabah her şey yeniden başlayacak, aralarında olup gelen her şey heyecanını ve tazeliğini hep koruyacaktı.

İlişkide sadakat dogmatik yerini, karşılıklı özen göstermeye bırakacaktı.

To find or not to find! 

Salahaddin uyandı fakat yatağından bir süre çıkmadı. Düşündü! Başucundaki komodinin üzerinde duran not defterini ve kalemi alıp,

“Aşk bir süblimleşme olayıdır.. İki kutup arasında elektrik bir anda o kadar yükselir ki maddenin katı halden, sıvıya dönüşmeden direkt gaz haline geçmesi gibi bakışmadan hemen sonra vurulmaya geçilir. Bu geçişin olumsuz yanı, bir çırpıda geçilen yolun boşluk olarak kalmasıdır. Tecrübe ve anlatı ile dolması gereken boşluk, birlikte doldurulur ya da doldurulamaz.. doldurulamazsa kırağılaşmaya dönüşür ve biter.. AŞK NAFTALİNDİR!” diye yazdı.

Bir süre daha yatağında kalarak sağa sola döndü. Komodine tekrar uzanıp telefonu aldı ve “Bugün de seviyorum seni, dünden çok yarından az.” diye yazdığı mesajı Şelale’nin numarasına yolladı.

Hakan Yakıcı
Seferihisar/ zemheri 2025 

YORUMLAR (3)

  1. Hakan Yakıcı’nın kalemininde; kurgu, deneme, felsefe iç içe geçip nefis bir bir sunuma dönüşür, kısacık bir öyküde kalıcı bir tad bırakır okuyucuda👏🏻👏🏻

  2. “Seni sevmekte ya da sevmemekte özgürümdür” Aşkın özgürlüğü ve kabulleniş…
    Felsefeyle iç içe geçmiş aşkın anlatımı.İçi doldurulamayan aşkların son buluşu.Muhteşem bir öykü ve anlatım.

YORUM YAZ

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.