Adalet / Mert Mutlu

/ 6 Kasım 2022 / 180 views / yorumsuz
Adalet / Mert Mutlu

1506’da Frankfurt’ta bir havadis yaşandı. Bir tüccar 800 lonca kaybeder. Yoldan geçen bir marangoz da tesadüfen bu tüccarın çantasını bulur. Son derece dindar olan marangoz cüzdanı bulduğunu kimseye söylemez ve bu kadar çok para kaybının farkedilmemesinin mümkün olmadığını değerlendirir ve sahibinin bu parayı arayacağını düşünür.

800 lonca ne kadardır? O zaman, 40 lonca için iyi bir at satın alınabildiğinde yaklaşık 20 at bedeli kadardır.
Bir gün marangoz kiliseye gider. Rahibin, Frankfurt’a giren tüccarın 800 lonca kaybettiğini ve bulanın 100 lonca ile ödüllendirileceğini duyurur. Bunun üzerine marangoz parayı getirir ve Rahibe teslim eder. Tüccar gelir ve çantayı alır. Ancak marangoza, vadetmiş olduğu 100 loncayı ödemeyi reddeder. Marangoza 5 lonca uzatır. Marangoz tüccara sözünü tutmasını söyler. Açgözlü tüccar, vaat edilen 100 loncayı vermemek için cüzdanında 800 değil 900 lonca olduğunu iddia eder. Marangozun çantadan para aldığını iddia eder. Rahip, marangoz için ayağa kalkar. Marangozu tanıdığını ve onun dürüst bir adam olduğunu söyler. Asla böyle bir şey yapmayacağını söyler. Tartışma kızışır. Rahip, tüccarı ve marangozu Frankfurt mahkemesine götürür.

Hakim süreci başlatır. Tüccara, İncil’e elini koyarak 900 lonca kaybettiğini yemin etmesini söyler. Tüccar tereddüt etmeden elini İncil’e koyar ve yemin eder. Yargıç, marangoza 800 lonca bulduğuna yemin etmesini söyler. Marangoz da elini İncil’e bastırarak yemin eder. Herkes merakla hakimin kararını bekllemektedir. Hakim her şeyin gün gibi açık olduğunu belirterek, “Marangoz 800 lonca buldu ve tüccar 900 lonca kaybetti. Yani marangozun. bulduğu kese tüccarın değil. Dolayısıyla marangozun bulduğu para, sahibi çıkmadığına göre Marangozun kendisine aittir. Tüccar ise kaybettiği 900 loncasını aramaya devam edebilir” kararını verir.

Fakir bir marangozun haklarını reddeden cimri bir tüccar adil bir yargıç tarafından. cezalandırılmış ve bu olay Frankfurt tarihine geçmiştir.

Mert Mutlu

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız…

 

Benzer Konular
Kardeşçe / Mert Mutlu
Bir sabah uykunun en tatlı hâlinden kaldırıp bizleri Ansızın asmaya götürecekler Onlara bu hakkı veren bizleriz Urganı dikende Dar ağacını kuranda Bizleriz Biz ki bizden olanın Kafasını kesip Bizden olmayana..
Hangi Tiyatroda Oynuyorsunuz Beyler?
Josef K.’nın davası “Bir köpek gibi!” olan sona yaklaşırken onun cellatlarını bizzat biz de tanımış oluruz. “Frank giymiş, soluk yüzlü ve şişman kimselerdi.” Dönemin modasına göre oldukça şık, Çehov’un açlık..
Ramak Kala / Mert Mutlu
Sekseninde ana rahmine düşmek ister insan İnsan sekseninde yeni bir hikayeye başlar bazen Yeni doğmuş tayın baharda kırlara ilk adım atışı gibi Yuvadan uçmak için boşluğa kendini bırakan yavru bir..
Muzaffer Orucoglu yazdı: “Şiir”
Şiir, dilin insan doğasında ve ağzında özgürce cevlan edişinden, aktif hale gelişinden önce, bilinç ve duygu dünyasında, dil ile birlikte vardı. Birbirlerinin varlık şartıdır şiir ile dil. Şiirin kendine özgü..
Sevgi Erol Öçal yazdı: “Şiir Üzerine”
Bir yanım günedir çayır çimen ot Gelincik tarlası buluta inat Dönüktür güneşe gölgelensem de Yüzüm hep güleçtir aydınlık umut Aşkadır bir kısmı dönük hep sana Uzaklık mühim siz yokluğun çap..

Yorum yaz