Tentürdiyot ve Toz / Hatike Şengül

ANLATI

Tentürdiyot ve Toz / Hatike Şengül
Yayınlanma: Güncelleme: 123 views

İlk bisikletim kırmızıydı. Tekerleklerinde beyaz şeritler, gidonunda sararmış plastik kurdeleler vardı. Zinciri sık sık atar, pedallar birden boşa dönerdi. O anlarda dünya altımdan kayıyor gibi olurdu; dizlerim asfaltla tanışır, ellerim avuç avuç toz toplardı. Annem dizime tentürdiyot sürerken, ben hep aynı soruyu sorardım: “Niye düşüyorum?”

Şimdi düşünüyorum da, düşüşün kendisi bisikletin bir parçasıymış. Düşmeden dengeyi öğrenmek mümkün değil. O kırmızı bisiklet, bana yalnızca sürmeyi değil, ayağa kalkmayı da öğretti. Zincirini yağlamak, lastiğini şişirmek, pedallara yeniden basmak… Hepsi, küçük yaşta kendi yaralarımı kendim onarmayı öğreten bir ritüeldi.

Yıllar geçti. Bisikletim değişti, yollar değişti, ben değiştim. Ama hâlâ ne zaman hayatta bir aksilik olsa, kendimi o çocuk hâlimle hatırlıyorum. Dizlerim kan içinde, gözlerim dolu ama içimde bir inat: “Kalkacağım.

”Şimdi anlıyorum: Hayatın kendisi de bir bisiklet gibi. Düşmeden dengeyi öğrenemiyoruz. Ve insan, ne kadar yara alsa da, zincirini yerine takmayı öğrendiği sürece yol devam ediyor.

Belki de o yüzden hâlâ bisiklet gördüğümde içim kıpırdıyor. Rüzgârı yüzümde hissettiğimde, çocukluğumdan bugüne uzanan bir çizgiye biniyorum aslında. Yol hep aynı: Düş, kalk, pedalla.

Hatike Şengül

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız…

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.