ŞİİR
Bir kent uyanıyor uykusundan
Güneş çıkarken Ufuk çizgisinden
Elleri gümüş rengi çocuklar İçiyorlar ışığı çukur tabaklardan
Saç örgüsü altından fistanı çiçekli analar
Çayır gözlü kır kokulu babalar
Açıyorlar yüreklerini güneşin aynasına
Doluyor güneş doluyor evlerin renksiz duvarlarından
Benzi soluk yüzlü kentin gözlerine
Doyasıya çekip ışığı içlerine
Nefesleniyor kent yılgını yığınlar
Düş yorgunu yitik yalnızlık
Kum kızılı Fırçasıyla boyuyor efkarı
Güneşin aydınlığında
Kesimi yanlış hayatların heba olmuş ruhları diriliyor
Sığamayıp toprağa taşıyorlar fışkırarak
Sokağın sabah sesleri güneşi selamlayan
Akordu yenilenmiş notası hicaz müzik şenliğinde inliyor
Az sonra ayaklanan bir kent başlıyor yürümeye
Kavşakların yol ayrımında
Güneşle ısınan uzun gölgelerinin peşi sıra
Güneşin yıkadığı sokaklarda
Kendilerine biçilen role telaşlı adımlarla yürüyorlar
Kavuşunca güneş ufkun kızıl noktasına
Bir sönüp bir yanan yıldızlar tutuşunca Ay la
Gürültülü kent arınıyor firari topluluk toplamından
Çekiliyor el ayak siyahları giyen kentin içinden
Kent gömülüyor sessizce Dört duvarlı hengâmeye
Yılgınlığın yitik gecelerinde dalıyor rüyasız uykusuna…
Sevgi erol öçal
23 haziran 2023
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.