Ahmet Zeki Yeşil’in İncelemesiyle: Melih Yıldız ve “AKLIN UÇURUMUNDA”

“Aklın Uçurumunda”, son dönemde bir solukta okuduğum kitaplardan biri. KE Dergisi yazı işleri müdürü Melih Yıldız kaleme almış. Parma Kitap tarafından basıma hazırlanan “Aklın Uçurumunda”, Haziran 2022’de okuruyla buluşmuş. Tarihi..

Ahmet Zeki Yeşil’in İncelemesiyle: Melih Yıldız ve “AKLIN UÇURUMUNDA”
586 views

“Aklın Uçurumunda”, son dönemde bir solukta okuduğum kitaplardan biri. KE Dergisi yazı işleri müdürü Melih Yıldız kaleme almış. Parma Kitap tarafından basıma hazırlanan “Aklın Uçurumunda”, Haziran 2022’de okuruyla buluşmuş.

Tarihi gerçeklerle kurgulanmış 13 yazıdan oluşuyor. İkinci baskısı yolda olan kitap 128 sayfa olup, kapak tasarımı Özge Boz’a ait. Bu arada, Melih Yıldız’ın yazarlığının yanı sıra uzman psikolog olduğunu belirtmeliyim. Mazhar Osman’ın kurmuş olduğu hastanede uzunca bir süre staj yapmış olan Melih Yıldız, burada birçok hayat hikâyesi hakkında bilgi edinmiş. Kitabın araştırma ve yazma sürecini, dört yılı aşan bir sürede tamamlamış. Melih Yıldız bir söyleşisinde kitabıyla ilgili olarak şunları söylüyor: “Kitapta geçen isimlerin biyografi kitaplarını, röportajlarını, şiirlerini, varsa gazete haberlerini okudum. Daha sonra topladığım bilgileri zihnimde harmanlayarak hikayelerini kurguladım.”

Alt başlığından (Psikoloji Dünyasından İzler) ve arka kapak yazısından anlaşılacağı üzere “Aklın Uçurumunda”, konu edindiği karakterlerin psikolojik alt yapısını okuruna sunuyor. Bu karakterler kimler? Sabahattin Ali, Ahmet Haşim, Şükûfe Nihal, Peyami Safa, Nâzım Hikmet, Fikret Mualla, Neyzen Tevfik, Ara Güler ve Sunay Akın gibi sanat dünyamızda iz bırakmış isimler olup, yaşam hikayelerinin bilinmeyenlerini öğreniyoruz. Bu kadar mı? Mazhar Osman Uzman, Emil Kraepelin, Besim Ömer Akalın, Fahrettin Celâl Göktulga gibi önemli tıp insanlarının yaşam öyküleri ile Fransız Lape Hastanesi’nin kuruluşundan Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ndeki Düşünen Adam heykeline kadar psikolojik dünyamızda önemli yeri olan mekânlar hakkında bilgilendiriliyoruz. Tramvalar ve sanat arasındaki yaratıcılık bağı birbiriyle ne derece ilişkili? Daima pusuda yatan ruh; acı, şefkat, aşk, ölüm gibi olgular karşısında nasıl dönüşüyor ve bu dönüşümden neler doğuyor? İster istemez, işte bu soruların yanıtını merak ediyoruz.

Melih Yıldız’ın yalın ve anlaşılır dili, ayrıca öykü tadındaki anlatımı, okuru hissettirmeden kitabın içine çekiyor. Olaylar ve kişiler gerçek. Yazarın bakış açısı da eklenince, psikolojiyle harmanlanmış her yaşam kesiti, her karakter çok etkileyici. Yazılarda zaman değişirken, öne çıkan yer İstanbul. Kitap, fotoğraf ve görseller ile zenginleştirilmiş. Cenab Şahabeddin, Fikret Mualla, Şükûfe Nihal ve Mazhar Osman’ın fotoğrafları ile Mazhar Osman’ın reçetesi bunlardan bazıları. Bu arada, kitapta adı geçen bazı şairlerin dizelerine de rastlıyoruz. Örnek mi?

“Her cehre bir hayalettir bu süreksiz rüyada
Unut yavrum! Sen de unut! Bu ölümlü dünyada
Her cefayı unutmaktır bizler için teselli
Sonbaharın matemini gözlerinde okuma.”
(Rıza Tevfik)

Melih Yıldız, kitapta yer alan yazılarıyla okurunu geçmişe doğru bir yolculuğa çıkartıyor. Bir tarih ve araştırma kulvarından geçiriyor desek daha doğru olur. Bunu, bildiklerimizi değil, bilmediğimiz olay ve kişileri anlatmak amacıyla yapıyor. İyi ki yapıyor… Çünkü ortaya sıra dışı bir kitap çıkmış. Kitabın büyüsünü bozmadan, içsel sıkıntılarla yüklü dramatik portrelerden birkaç örnek vermek isterim.

 

*Cenab Şahabeddin’in kendi gibi şair olan kardeşi Osman Fahri’nin, öğrencisi Şukufe Nihal’e olan tutkulu aşkı ve yaşadığı travmalar sonucu psikiyatri servisinde son bulan yaşamı.

*Çirkin olduğunu düşünen ve bunu takıntı haline getiren Ahmet Haşim’in gönül ilişkileri ve kırdığı kalpler.

*Nazım Hikmet’in, annesi Celile Hanım ile duygusal ilişki içinde olan Yahya Kemal’e kızıp cebine bir not bırakması.

*Ruhsal bunalımlarla dolu bir hayat yaşayan Neyzen Tevfik’in sonunda, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesini sığındığı bir liman olarak kabullenmesi.

*Neyzen Tevfik ile Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde yolu kesişen Fikret Mualla’nın, yaşadığı günlerin daha kötüsünü yaşayacağı Paris’e doğru bir yolculuğa çıkması.

*Paris’te, Rodin Müzesi’nde sergilenen bir eserin kopyası olan “Düşünen Adam” heykelinin yapılış hikâyesi.

*Bir hayal peşinde koşan çocuk iken, bugün karşımıza kitapları, gösterileri ve kurduğu müzeler ile çıkan Sunay Akın’ın toplumsal bellek oluşturma çabası.

İnsan davranışlarını inceleyen bir bilim dalı olan psikoloji ile edebiyat arasındaki ilişki bilinen bir husustur. Melih Yıldız’ın üçüncü kitabı “Aklın Uçurumunda”, bu kapsamda okunmaya değer bir kitap. Kitabı, Online kitap satış sitelerinden temin edebilirsiniz. Okuyun, pişman olmazsınız…

Ahmet Zeki Yeşil 

[button url=”https://www.besincisanat.com/category/ahmet-zeki-yesil/” target=”true” text=”Yazarın diğer yazıları için tıklayınız… ” class=”mavi” size=”none”]

 

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Yorum yapabilmek için buradan üye girişi yapınız.

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.